14 Nisan 2010 Çarşamba

İstanbul - Mersin arası yayla çorbası

Uzun zaman oldu.Özlediniz mi yollar beni?
Zafer kazanmış gibi coşkulanmayın hemen.Bu bir affediş değil, bir teslim hiç değil.
Küçük bir zorunluluk sadece.Eskiden sevdiğimi inkar edecek değilim.Kalsaydı eğer, sevgimi de saklamazdım.Bunu herkes bilir.Tüm dostlarım.Sevgimi saklamam ben.Gerçekten dostum olsaydın bilirdin.
Kitap okuduğum zamanlarım vardı eskiden.Bu dünyayı beğenmeyip -bir taraftan da tanrının gücüne gitmesini istemesem de- insanların yarattığı dünyaları okurdum ben.Severdim hem de.Benim de bir dünyam olsun isterdim ve başarabilirsem orda yaşamayı düşlerdim.
Ders kitapları dışında elime almıyorum bile o kurgusal hayatları, düşünce oyunlarını.Üstelik bu dünyayı artık daha çok beğendiğimden de değil okumayı bırakışım.Belki artık bu dünyadan kurtulamayacağımı anladığım için, belki hayal kurmanın yetmeyeceğini anlayacak kadar büyüdüğüm için.
Belki de basitce bunu yapmaya zaman bulamadığım için.
Öyle ya severim süslü cümleler kurmayı, yaşamadıklarımı yaşamış gibi yapmayı.Yaşadıklarımı ise saklayamamayı..
Gençken herkes şairmiş bunu anladım sonunda.Önemli olan büyüyünce de yazabilmekmiş aslında.
Farkındayım.
Cümlelerimi kaybettim.Bakarsam aslına, artık aramıyorum da!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder